Petrolde milyonlarca Dolar'lık uzun pozisyona sahip Connecticutlu fon yöneticilerinden, ülkelerinin milyarlarca varillik ham petrolünden sorumlu Orta Doğulu enerji bakanlarına herkesin aklında bu yaz tek bir soru olacak gibi: "Donald Trump'ın bir sonraki hamlesi planlarıma ne kadar zarar verecek?"
İşe sadece petrol fiyatlarının düşmesine yönelik ümidini tweetlerinde dile getirmekle başlayan ABD Başkanı, petrolde bu yıl yaşanan yükselişe en büyük zararı veren aktör haline geldi. Ham petrolün yükselmesini sağladığı için İran ve Venezuela'ya uyguladığı yaptırımlar bir zamanlar alkışlanırken, Trump şimdi her petrol boğasının kabuslarındaki kişi haline geldi.
Venezuela'ya yönelik yaptırımlarda ısrarcı olsa da Trump'ın son dönemde İran'a karşı daha uzlaşmacı tutumu ve Çin'le ticaret konusunda daha kavgacı bir hal alışı, petrol fiyatlarının her düşüşünde kayıp yaşayanlar olan petrol üreticisi ülkeler ve petrolde uzun vadeli oyunu oynayanlar için iki ayrı şok oldu. ABD West Texas Intermediate ve İngiltere Brent'in de Mayıs'ta Kasım'dan bu yana en kötü düşüşleri olan %10'luk kayıp yaşamaya hazırlanmasında Trump'ın etkisi yadsınamaz.
Trump: Petrol Ayıları İçin Sonu Gelmeyen Hediye
Perşembe günü 10 Haziran itibariyle Meksika'dan ithal edilen tüm mallara %5'lik gümrük vergisi getirme ve sınırdan kaçak göçmen akışı kesilene kadar bu vergileri %25'e "kademeli olarak yükseltme" kararıyla birlikte ABD Başkomutanı petrol ayıları için sonu gelmeyen bir hediye oluşu düşüncesini güçlendirdi.
Trump'ın milliyetçi eğilimlerine bakmaksızın, birçok kişinin böyle hissetmesi için çok ciddi bir sebep var. Başkan'ın Meksika'ya yönelik son saldırısının ardından Cuma günü benchmark ABD tahvil gelirleri taze dipleri görürken eğriler bir resesyon korkusuyla tersine döndü. Analistler bu saldırının Trump'ın geçen yıl NAFTA'nın yerini alması amacıyla imzalatmak için çok uğraştığı ABD-Meksika-Kanada ticaret anlaşmasına "ağır bir darbe" vurduğunu belirtiyor.
Kelimenin tam anlamıyla dünyayı "taşıyan" emtia olan petrol için küresel bir resesyon asla iyi olamaz. Daha da kötüsü, Çin PMI Endeksi Cuma günü beklenenin üzerinde bir kötüleşme gösterdi. Çin, ABD'nin zorlukları "hissetmesi" amacıyla akıllı telefonlardan askeri ekipmana kadar birçok alanda kullanılan değerli metal ithalatında kısıntıya gitmeye hazır.
Çin ve Meksika'yla yaşanan ticaret anlaşmazlıklarının dışında, Trump yönetimi aynı zamanda—bir milyardan fazla tüketiciye sahip bir başka dev ekonomi olan—Hindistan'ı da gelişmekte olan ülkelere elverişli erişim sağlayan ABD Genelleştirilmiş Tercih Sistemi'nden (GSP) çıkardı. Washington geçen ay yeniden büyük çoğunlukla Hindistan Başbakanı seçilen Narendra Modi hükümetiyle daha fazla iş yapmak istemesine rağmen bu kararın kesin olduğunu ve yeniden değerlendirilmeyeceğini söyledi.
En Zayıf Yaz Öncesi Dönemlerinden Birinde Petrole Saldırı
Petrole geri dönelim. Trump, sürpriz bir şekilde en zayıf yaz öncesi talep dönemlerinden birini yaşayan bir piyasaya saldırıyor. Yılın bu zamanı genellikle benzin tüketimi ve genel petrol fiyatları için çok iyi bir dönemdir. Ancak Perşembe günü ABD hükümeti üst üste üçüncü haftada petrol için düşüşe yönelik bir veri seti yayınladı. Geçtiğimiz iki haftadaki beklenmedik 5 milyon varillik artışa kıyasla bu sefer yaklaşık 300.000 varillik bir azalma olsa da, bu azalma beklentilerin sadece üçte biri kadar oldu.
Benzin rafineri marjlarının geçtiğimiz yıl aynı döneme göre yaklaşık %30 düşük olması, yaz öncesi rafineriler arasında ham petrol stoklarındaki azalmanın düşüklüğünün bir sebebi olarak görülüyor. Ancak piyasanın deneyimlilerine göre daha büyük çerçevede, Trump'ın ABD'nin bir zamanlar en iyi ticaret müttefiki olan ülkelere yönelik saldırgan tutumu petroldeki yükselişi yavaş ve kesin bir şekilde bitiriyor. Bloomberg'in Perşembe günü altın hakkındaki yazısının başlığı olan "Trump'ın Meksika'ya Yönelik Gümrük Vergileri 'Hiçbir Ülkenin Güvende Olmadığını' Gösteriyor" ifadesi petrol için de geçerli. WTI ve Brent yıllık bazda hala yaklaşık %20 yükselmiş olabilir. Ancak bu düşüş hissiyatının devam etmesi durumunda piyasanın Haziran sonunda nasıl görüneceğini kimse bilemez.
İşin özeti şu: Trump ucuz petrolü seviyor ve bu bir sır değil. Investing.com'da biz, çok az şeyin Trump için Kasım 2020 seçimlerine kadar ham petrol fiyatlarını olabildiğince düşük tutmak kadar önemli olduğuna inanıyoruz. Bu uzun bir süreç, ancak bize göre elinden geleni yapacak.
Petrolü Ucuzlatmak İçin Beyaz Saray Makamını Kullanmak
Petrol üreticileri ve piyasa boğaları için sorun, Trump'ın petrol fiyatlarını düşürmek amacıyla çeşitli ticaret anlaşmazlıkları yoluyla milli çıkarlar kılıfını kullanması.
New York bazlı koruma fonu Again Capital kurucu ortağı John Kilduff, 20 yılı aşkın bir süredir petrol piyasasının içinde ve durumu çok iyi özetliyor:
"Trump istediğini elde etmek amacıyla tek taraflı hareketler gerçekleştirmek için ABD Başkanlığı makamını kullanıyor."
"Bunun ahlaki olarak yanlış olduğunu söyleyebilirsiniz. Ancak yasal olarak ABD için "en iyi anlaşmayı" elde etmeyi amaçlıyor, bu her ne anlama geliyorsa."
En ilginci ise, tüm bunları gerçekleştirirken haftalardır petrol konusunda tek bir tweet bile atmaması, yani kendisini piyasayı kasıtlı olarak bastırmakla bile suçlayamazsınız. Trump ve destekçileri bu tarz suçlamalar yapılırsa muhtemelen aşağılayıcı tepkiler göstererek üstün çabalarının küçük görüldüğünü iddia edecek. Ya da omuzlarını silkip tüm bunların bir tesadüf olduğunu söyleyebilir. Ama her şeye rağmen bu 'iyi' bir tesadüf olur, çünkü yüksek petrol fiyatlarının dünya için iyi olmadığını daha önce söylemişti."
Petrol boğalarının dişlerini sıkıp ne kadar ileri gideceğini görmekten başka yapabilecekleri bir şey yok."