(Detaylar, geçiş bilgi ve seçim sürecine dönük gelişmelerle yenilendi.)
İSTANBUL, 20 Haziran (Reuters) - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İstanbul seçimlerine birkaç gün kala bir süredir katılmadığı kampanyaya dahil olup sakin geçen dönem sonrası söylemini değiştirerek sertleştirmesinin ardından, Ordu'da yaşanan VİP tartışmasıyla ilgili yargının vereceği kararın Millet İttifafı İstanbul Büyükşehir Başkan adayı Ekrem İmamoğlu'nun önünü kesebileceğini söyledi.
31 Mart'ta yapılan yerel seçim öncesinde uslubu nedeniyle eleştirilen ve büyükşehirlerdeki oy kaybını buna bağlanmasının ardından Erdoğan, 23 Haziran'da tekrarlanacak olan seçim için sahalara inmemiş ve hatta duvar panolarında daha önce İstanbul adayları Binali Yıldırım ile olan fotoğraflarından Erdoğan'ın fotoğrafı çıkarılmıştı.
Geçtiğimiz seçimde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın beka ve "terör bağlantılı" söylemlerinin beklendiği kadar hedef kitlesine ulaşmadığını ve politika söylemlerinde temelde bir değişiklik yapmadan "karşı cephe" söyleminin biraz yumuşatılabileceğini belirten kaynaklar, küskün partilileri yeniden sandığa çekmek ve Kürt seçmenleri yeniden kazanmak için çalışılacağını söylemişlerdi. Pazar gecesi her iki adayın katıldığı canlı TV programının Yıldırım lehine gelişmediği yorumları ve parti içinde yapılan anketlerde İmamoğlu'nun önde olduğunun görülmesinin ardından Erdoğan yeniden sahalara indi ve söylemini sertleştirdi.
Reuters'a değerlendirmede bulunan üst düzey bir parti yetkilisi, Erdoğan'ın seçimde strateji değiştirerek daha aktif bir katılım sağlama kararı aldığını belirterek, "Erdoğan parti yetkililerine seçime kadar hemen hemen her gün konuşma yapabileceği birkaç miting ayarlamanın mümkün olup olmadığını sordu" dedi.
Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım ile Millet İttifakı'nın adayı Ekrem İmamoğlu'nun tüm kanallara açık ortak yayın sonrası 23 Haziran seçimdeki muhtemel oy dağılımına ilişkin MAK tarafından yapılan anket, yüzde 44 İmamoğlu, yüzde 42.5 ise Yıldırım olarak sonuçlanmıştı. MAK Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kulat Reuters'a yaptığı değerlendirmede, ortak yayın konusunda artışmanın büyük bir bölümünde YSK kararı olduğuna işaret eden Kulat, "Bu durum İmamoğluna yaradı çünkü o zaten kampanyasının bir kısmını YSK gerekçelerinin haksızlığı üzerine kurmuştu" diye konuştu.
Katıldığı bir radyo programında dün akşam konuşan Erdoğan, İmamoğlu'nun yargı kararıyla önünün kesilme olasılığına dikkat çekerek şöyle dedi:
"Oradaki bütün polislerin kayıtları ortada, ben bunu demedim diyorsun, oradan kurtarmaya çalıştı. Aynı zamanda bizim polisimize hakaret etti. Bunlar yarın gelecek senin de koruman olacak eğer kazanırsan, veya genel başkanın koruması olacak. Bunlar yalan üzerine işlerini bina ettiler. Bu konuda işi Ordu Valisi yargıya götürmesi halinde ki götürecek, polislerimiz de hakeza, bu konuda yargının vereceği kararı bilemem. Yargının vereceği karar bu işte önünü kesebilir."
Ekrem İmamoğlu Ordu-Giresun Havaalanı'nda VIP'e alınmadığı için Ordu Valisi Seddar Yavuz'a "it" dediği medyada yer aldı ancak İmamoğlu "it" demediğini "basit" dediğini söylemişti.
Öte yandan Erdoğan dün yaptığı bir konuşmada, sert söylemini devam ettirerek, "Bu CHP zihniyeti benimle ilgili de (Mısır'da seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed) Mursi içeri atıldığı zaman Erdoğan'ın akıbeti de onun gibi olacak diyorlardı. Pazar günü (Mursi'yi darbeyle deviren Abulfettah el) Sisi mi diyeceğiz, Binali Yıldırım mı diyeceğiz? Mesele bu kadar önemli" dedi.