Doların Güçlendiği, TL'nin Değer Kaybettiği Bir Dönemdeyiz

 | 31.03.2021 12:22

Yurt içi piyasalarda para politikasına dair endişeler devam ediyor. Dolar kuru dün 8,46’ya kadar yükseldi ve TL’deki kayıp hızlandıkça merkez de daha şahin bir ton kullanmaya başladı. Kavcıoğlu, önce Nisan toplantısını işaret ederek "Hemen faiz artışı olacak diye düşünülmemeli." demişti, dün ise faizi enflasyonun üzerinde tutmaya ve sıkı duruşu korumaya devam edeceklerini söyledi. Bu ifadelerden yola çıkarsak banka yılın ilk yarısında bir faiz artışı daha yapmak durumunda kalabilir. Neden?

Enflasyon zaten %16’ya yakın ve Mart ayında da yükselişin devam etmesi bekleniyor. Bu yükselişe sadece bu ayki kur artışını da eklersek Nisan ve Mayıs’ta da enflasyon yükselmeye devam edecektir. %18 seviyelerinde bir enflasyon oranını dikkate aldığımızda faiz yeterli kalmayacaktır. Ve eğer gerek kur gerekse enerji maliyetli artışa bir de yaklaşan yaz dönemi nedeniyle talep de eklenirse enflasyon %18’i de aşabilir. Bu noktada eğer merkez bankası, dediği gibi faizi enflasyon üzerinde tutacaksa bu durumda bir faiz artışı kaçınılmaz olacaktır.

Murat Uysal döneminde faiz, enflasyon çok dikkate alınmadan hızlıca indirildi ve bu yapılırken de enflasyonda düşüş temennisi etkili oldu. Yani önden yüklemeli faiz indirimi diyebiliriz. Naci Ağbal döneminde ise, enflasyondaki yükselişin bu dönemde de devam edeceği öngörüsüyle önden yüklemeli faiz artışı yapılmıştı. Şimdiki duruma baktığımızda enflasyon ana göstergesi başta olmak üzere görünüm sıkı para politikasının devam etmesinin zorunlu olduğunu gösteriyor. Söylem de bu yönde daha netleşmeye başladı, ancak faiz indirimi yapılırken bile sıkı para politikasının korunacağın söylendiği dönemlere şahit olunduğu için artık hem sözde hem de pratikte bunun tam olarak yerine getirilmesi bekleniyor. Dünkü açıklamalar sonrasında kurda çok belirgin bir gerileme olmadı ve fiyat bugün de 8,30 üzerinde işlem görüyor. Son 10 gündeki artış hızına baktığımızda fiyat son derece yüksek ve bunun nedeni de yapılanların neden yapıldığının anlatılmaması, sürecin nasıl işleyeceğinin bilinmemesi ve haliyle de belirsizliğin artmasına bağlı riskten kaçış diyebiliriz.

Uygulamayı İndirin
Küresel finans piyasalarını takip etmek için her gün Investing.com uygulamasını kullanan milyonlarca kişiye sen de katıl!
Şimdi İndir

Geçen haftadaki oynaklığın yerli ve yabancıya nasıl sirayet ettiğini yarınki TCMB istatistiklerinde göreceğiz. Bu nokta önemle belirtmek istediğimiz iki durum var:

İlki yurt içi yerleşiklerin döviz mevduat hesaplarında görülecek olası düşüşü ters ikame başlangıcı olarak değil, aksine kâr satışı olarak okumak gerekiyor. Son 4 aylık dönemde kurdaki düşüşe karşın döviz hesaplarında azalma olmadı, aksine artış var. Kasım ortasında 225 milyar dolar olan mevduatlar önceki hafta 232,5 milyardı. Yani dövize olan talep azalmadı ve son hafta mevduatlarda görülecek düşüş de kar satışı olacaktır. İşin daha önemli kısmı ise kurdaki yüksek seviyeler alımları hızlandırmış da olabilir yani mevduat hesaplarında artış olması da çok anlaşılır. Özetle zaten uzun süredir devam eden alımlar son haftada artış göstermeye devam edebilir, ancak azalış ise TL’ye geçiş değildir.

İkinci önemli nokta ise yabancı yatırımcının son haftadaki çıkışı. Borsadaki düşüş, kurdaki yükseliş ve swaplardaki ani çıkış yabancı yatırımcının çıkışını da artırmış olabilir. Tahvillerde sınırlı da olsa alım sürerken hisseden düzenli çıkış zaten vardı, bir de son gelişmelerin ilk etkisini göreceğiz. Ancak bu belirsizlik devam ettikçe sermaye girişleri işimize yaracak kadar olmayacaktır.

TL, son haftadaki iç gelişmeler nedeniyle %12 değer kaybetti ve TL negatif gelişmelerin yaşandığı bu süreç küresel tarafta da doların güçlendiği döneme denk geldi. ABD tahvilleri ve ABD Dolar Endeksi son ayların en yüksek seviyesine çıkarken majör ve gelişen ülke paraları da geriliyor. Maalesef ki TL, en çok kaybeden gelişen ülke parası olurken MCSI Endeksi de %20 üzeri kayıpla düşüşe öncülük ediyor.

Haftanın devamında gelecek veriler beklentileri aşarsa ABD ekonomisinin hızlıca toparlanmaya başlayacağı algısı da kuvvetlenebilir. Bu düşünce haliyle enflasyonun da artacağı ve buna bağlı daha erken para politikası değişiminin başlayacağı fikrini de destekleyebilir.

8,0 üzeri seviyelerde işlem gören kurda "TL negatif / dolar pozitif" gelişmelerin olması demek kurun daha da yükselmesi demek. Ne kadar çıkar sorusuna rakam olarak cevap vermek mümkün değil, çünkü hiç tahmin edilmeyen gelişmelere tanık oluyoruz, dolayısıyla yarın nasıl bir kararla nasıl bir uygulamaya geçileceğini de bilemiyoruz. Bildiğimiz / herkesin bildiği şey ise piyasalarda belirsizlik demek risk demek ve kimse önünü göremediği yüksek riski almak istemez.