Dövizden TL'ye Geçişte "Güven" Olmalı

 | 22.12.2021 16:45

Pazartesi günü açıklanan döviz endeksli TL mevduat planının ardından dövizde oldukça hızlı bir düşüş yaşandı. Kasım - Aralık döneminde kurda son derece hızlı yükselişlere tanık olduk. Bu yükselişlerin nedeni düşen faiz ve faizle beraber artacak enflasyon ile belirsizlikler oldu. Dolar kurunda fiyat 18'i aştıktan sonra Cumhurbaşkanının açıkladığı planla beraber günlük %18 oranında bir düşüş oldu. Dün de %10 üzerinde bir gerilemeye tanık olduk. Haftalardır bunun yukarı yönlü değişimini yaşarken son iki günde ise düşüş yönlü hareket olması oynaklığın da yüksek kaldığını gösteriyor. Fiyatın düşmesinden yana hiçbirimizin bir sıkıntısı yok, hatta yükselişler hepimizin her tüketim kalemine kadar fiyat artışına neden olduğu için tabii ki hepimiz olumsuz etkilendik. Hazine Bakanı Nebati, 18'leri 20'leri hesaplayıp fiyatları artıranlar, kurdaki son düşüşle beraber fiyatları düşürmezlerse kötü olur dedi. Temennimiz ilk olarak temel gıda ürünlerindeki fahiş rakamların düzelmesi yönünde. Ama ÜFE ve maliyetleri gerekçe gösteren satıcıların fiyatlarda düşüş yapması hem zor hem de enflasyon gelecek aylarda da bu nednelerle yükselmeye devam edecek.

Gelelim döviz endeksli ya da kur korumalı TL mevduatlara;

Bu mevduatlar bilindiği gibi en az 3 aylık olacak ve gerçek kişiler faydalanabilecek. TCMB verilerine göre gerçek kişilerin döviz mevduatları 141,8 milyar dolar ile en büyük paya sahip. Tüzel kişilerin döviz mevduatları da 89,7 milyar dolar seviyesinde. BDDK'nın günlük verilerine göre döviz mevduatlarında hızlı düşüşler yaşanıyor. Bu haftanın durumunu ise 29 Aralık'ta takip edeceğiz. 3 ay ve üzeri TL mevduatlara işlenecek faize ek olarak hesap açılış ve vade sonu arasındaki kur değişimi hesaplanacak, yüksek olan oran üzerinden fark vatandaşa verilecek. Peki bu yapılırken 2 önemli nokta nasıl işleyecek?

1- Döviz ve mevduat arasındaki farkı en aza indirmek için dövizin de yükselmesini engellemek gerekecek. Bu nasıl yapılacak? Bu, böyle kolaydıysa neden 18'lere kadar beklendi?

Uygulamayı İndirin
Küresel finans piyasalarını takip etmek için her gün Investing.com uygulamasını kullanan milyonlarca kişiye sen de katıl!
Şimdi İndir

2- Dövizdeki yükselişin devam etmesi durumunda fark da yüksek olacak. Dolayısıyla adına Merkez Bankası deyin Hazine deyin başka bir şey deyin, nereden ödenirse ödensin artan maliyet nereye kadar göze alındı?

Yeni planda neyi, neden, ne amaçla yapıldığı söyleniyor, fakat bunlarla mevcut bütçe üzerinden mi maliyet hazırlanacak yoksa işleyişi sürdürmek için para mı basılacak? Bunların net bir açıklaması yok. Şimdilik acil olarak güven tazelenmek isteniyor, bu amaçla hem Cumhurbaşkanı hem de diğer bakan ve başkanlar sık sık pozitif açıklamalar yapıyorlar. Mart ayına kadar da faiz artışının kesinlikle üzerinin çizildiğini, olası risk artışlarında da alternatiflerin devreye konulacağını görüyoruz.

Eğer politika faizini artırmadan aradaki fark vatandaşa maliyet yaratmadan karşılanacak ve böylelikle vatandaş dövizi değil de TL'yi seçecekse elbette bu desteklenmeli, fakat planda belirttiğimiz durumlarda boşluk çok ve bunlar maalesef ki maliyet demek. Karşılanabilirliğine dair kaygıların giderilmesi gerekir.

En büyük sorun ise enflasyon! Dövizdeki oynaklığın devam edeceği düşüncesi hem talebi artırdı hem de fiyat artışlarını hızlandırdı. Bu yükselişlerin etkisinin ilk çeyrek boyunca sürmesi beklenirken %30'lara yaklaşan bir enflasyonla %14'teki faiz ekonomik döngüyü zorlaştıracaktır. 2022 içinde faiz artışı söz konusu olabilir ve bunu henüz gündem çıkaran yetkililer ilk çeyreği değerlendirip öyle karar alacaklar. Daha önce de acı reçeteler uygulanmıştı, ama kısa süreli olmuştu, şimdi ise düşük faiz en makulü olarak tercih ediliyor. Enflasyonun bu plan ve politikalarla belirgin bir düşüş göstermesi ise çok zor.

Fiyata baktığımızda Pazartesi günü yükseliş ve düşüşle %30 üzerinde bir oynaklık gösteren USD/TRY kuru bugün 12,50 yakınında işlem görüyor. Faizde olduğu gibi kurda da hangi seviyelerin makul ve rekabetçi olduğunu bilemiyoruz, ama öyle görünüyor ki bugünkü seviyelerde oynaklığın azaldığı bir fiyatlama isteniyor.