IşıkFX Haftalık Bülten 27.06.2016

 | 27.06.2016 11:38


Global Piyasalarda Haftanın Özeti ve Gelecek Hafta
İngiltere halkı kararını verdi ve gözler parlamentoda. Halk kararına baktığımızda oylamanın sonucunda ortaya çıkan görüntü yüzde 52 çıkalım yönünde. Brexit'in şuan itibariyle piyasalarda şok etkisi yarattığını görmekteyiz ancak müzakerelerin durumu ve Merkez Bankalarının yapacağı ataklar bu şok etkisinin kısa vadeli etkilerini uzun vadede yumuşatmaya yönelik olacaktır. Bu ilk şoku atacak piyasalar ise, orta-uzun vadede dengeyi bulmaya çalışacaktır. Burada en büyük görev ise, BoE ve FED'e düşüyor gibi görünmekte.
FED'in bu yıl içerisinde faiz artırımına gitme olasılığının oldukça düşük seviyelere gelmesi normal karşılanmalıdır. Çünkü finansal istikrara yönelik politikalar izleyeceğini savunan FED'in bu şok ortamını da dengeliyici politikalar neticesinde takip etmesi gerekir. Haziran ayını da pas geçen FED'in Eylül ayında da herhangi bir müdahale de bulunmasını artık net bir şekilde beklemiyoruz. Çünkü global ekonomilerin dengeyi bulmasını beklemek şuan için daha sağlıklı bir politika olarak izlenmelidir. Aralık ayı ise oldukça zayıf ama hala potadan çıkmadı.
Brexit'in etkisiyle birlikte Sterlin'in ciddi değer kayıplarına uğradığı borsalarda panik satışlarının geldiği ve yatırımcıların güvenli liman arayışlarında altın, hazine tahvillere ve Yen'e olan talebinin arttığını gördük. Bu etki altın kanadında bir süre daha devam edecektir diye düşünüyoruz. Bu etki de sadece Brexit'in yarattığı şokların yanısıra FED'in faiz artıramayacağı düşüncesinden kaynaklıdır. Bu nedenle Altın da bir süre daha zirve arayışları devam edebilir. Brexit sonrasında ise, izlenecek yolun ve risk yönetiminin oldukça önemli olacağını belirtelim. Başbakan Cameron görevini bıraktı ancak 3 ay daha devam edecek ve Ekim ayında seçilecek yeni başkan Brexit müzakerelerini sürdürecek. Önemle merak edilen İngiltere'nin AB ile ekonomik ve ticari ilişkilerinin nasıl devam edeceği yönünde. Çünkü, üç farklı model şuan itibariyle piyasalara sunuluyor. Burada norveç, İsviçre ve Dünya ticaret örgütünün kurallarına göre modeller bulunuyor. Diğer yandan önemli risk unsurları arasında, Fransa ve İspanya'nın birlik içerisinde kalıp kalmayacağı olacak. Diğer yandan İskoçya, Britanya için önemli bir risk oluşturacak gibi duruyor. Bu risklerle birlikte ise, yeni finansal koşullardaki dalgalanmalara hazır olmakta fayda var.
Bu hafta ABD ve İngiltere'den büyüme rakamları açıklanacak. Çin ve ABD imalat PMI verileri de diğer önemli veriler olacak. ABD'den Çekirdek reel tüketim harcamaları, kişisel gelir ve giderler enflasyon göstergeleri için önemli. Brexit oylaması sonrası ilk hafta da verilerin akıbeti önemli fiyatlamalar yaratıcaktır.

Uygulamayı İndirin
Küresel finans piyasalarını takip etmek için her gün Investing.com uygulamasını kullanan milyonlarca kişiye sen de katıl!
Şimdi İndir

ABD
Fed’in işi Brexit ile zor
Beklenen referandum sonucu açıklandı. İngiltere Avrupa Birliği’nden ilk ayrılan ülke olma ünvanını elde ederken küresel piyasalardaki gerginlik yükselmeye devam ediyor. Geçtiğimiz FOMC toplantısında Brexit ihtimallerinin arkasına saklanan Fed Başkanı Yellen ve ekibinin önümüzdeki dönem politikalarının ne olacağı merak konusu. Tüm dengelerin değişmesine neden olabilecek bir gelişme olan Brexit ile Fed’in tamamiyle yol haritası değişebilir. Oylama sonuçlarının ardından bankadan gelen açıklamalar ise bu söylemleri destekler nitelikte. Faiz patikasının ön görülebilirlğinin azaıldığını ifade eden yetkililer uzun süre daha bekle gör politikalarına devam edebilirler.
Temmuz ayı ihtimallerini azaltan bir gelişme olarak Brexit’e bakılırsa Eylül ayı toplantısı piyasaların Brexit gerçekliğinin ardından dikkat edeceği konu olacaktır. Faiz artırımı ihtimalleri eğer her şey yolunda giderse Eylül toplantısına kadar kıpırdanma gösterebilir. İstihdam rakamlarından emin olmak isteyen yetkililerin söylemlerine küresel riskler ile ilgili cümlelerin yeniden yer etmesi şaşırtıcı olmayacaktır. Yeni haftada ABD ekonomisinden konut sektörüne ait verilerin ardından ISM imalat rakamları önemli olacak. Ayrıca kişisel gelir gider rakamları da harcamalar ile olan alakası nedeniyle fiyatlamalara etkide bulunabilir.

AVRUPA
Brexitin Domino Etkisi Endişeleri
Geçtiğimiz hafta Avrupa için tarihi günlerden birini geride bıraktık. Uzun zamandır beklenen İngiltere referandumu gerçekleşti ve yüzde 51,8 oy oranıyla İngiltere halkı ayrılmaya karar verdi. Bu karar Kıta Avrupası’nda tam anlamıyla deprem etkisi yarattı. Mevcut hükümetler AB’nin 27 üye ülke ile yoluna devam etmesi yönünde görüş bildirirken, Fransa, Holanda, italya, Bulgaristan ve Slovakya gibi ülkelerde aşırı sağcı parti liderlerinin ülkelerinde de AB’den ayrılmak için referanduma gidilmesi gerektiği yönündeki söylemleri AB’nin domino etkisiyle dağılma sürecine gireceği endişelerinin artmasına neden oldu. Öte yandan İngiltere ayrılığının AB Ekonomisine GSYİH içerisindeki etkisinin 2,8 trilyon dolar olacağı tahmin ediliyor.
Bölgeden Enflasyon Rakamları Açıklanacak
Avrupa Bölgesinden hafta içerisinde açıklanacak en önemli veri enflasyon rakamları olurken. İşsizlik oranı ve İmalat Satın Alma Müdürleri Endeksi(PMI) verileri diğer takip edeceğimiz önemli veriler olacak. Ancak veri akışından daha fazla Brexit sonrası ekonomi ve siyasi taraftan yapılacak açıklamalar bölge ekonomisi üzerinde etkili olabilir. Özellikle AMB’nin Cuma günü de sinyallerini verdiği üzere ek parasal teşvik ile ilgili söylemlerde bulunması oldukça belirleyici etkide olabilir.

ASYA
Japonya tarafında gündemi Japonya MB’dan yapılan açıklamalar oluşturuyor. Geçtiğimiz hafta Pazartesi günü kameraların karşısına geçen Başkan Kuroda, Japonya MB'nın yüzde 2'lik hedefin henüz yarısında olduğunu, Japonya'nın deflasyonist baskı altında olmadığı bir noktaya geldiğini belirtti. Bankanın gerektiği zaman teşvik açıklamaktan çekinmeyeceğini belirten Kuroda, enflasyon hedefinin riske girmesi durumunda teşvik açıklayacağını belirtti. Başkan, bankanın ne zaman ne yapacağının önceden söylenemeyeceğini, fakat politikalar ile sürpriz yapılmak istenmediğini dile getirdi.
Brexit sonrası da Japonya tarafından önemli açıklamalar takip edildi. Japonya Maliye Bakanı Taro Aso, İngiltere'deki AB referandumu sonrasında piyasalardaki durumu yakından izlemekte olduklarını belirterek, gerektiği takdirde olağanüstü tedirgin hareketleri engellemek için döviz piyasası hareketlerine güçlü şekilde yanıt vereceklerini söyledi.

TÜRKİYE
Brexit bize yansıyabilir
İngiltere’nin AB’den ayrılması ile piyasada son yılların en sert hareketleri görülürken, Avrupa tarafında domino etkisi olur mu sorusunun cevabı aranmaya başladı. Şuan için Brexit’in Türkiye’ye olan etkisi ise şuanda sadece küresel risk ile sınırlı olacağını söyleyebiliriz. Ancak Türkiye’nin 16 milyar dolarlık dış ticaret hacmiyle Almanya’dan sonraki en büyük ikinci ihracat pazarı İngiltere. İngiltere’den yapılan ithalat ise 5,5 milyar dolar civarında. Dolayısıyla İngiltere, Türkiye’nin büyük ekonomiler içerisinde dış ticaret fazlası verdiği ender ülkelerden biri olarak öne çıkıyor. İlerleyen süreçte bu durum bizide olumsuz etkiyebilir.
TCMB faiz indirimlerine devam ediyor
Merkez Bankası'nın üst bantta 50 baz puan daha indirim yaparak 4 ayda toplam 175 baz puan indirim yapmış oldu. Geçtiğimiz aylarda çekirdek enflasyonun yüksek seviyelerde olduğu vurgusunun yerini, 'son aylarda işlenmemiş gıda fiyatlarının olumlu seyri ve çekirdek enflasyon eğilimindeki iyileşmeye bağlı olarak enflasyonda belirgin bir düşüş gözlenmiştir' cümlesinin alması faiz indirimlerinin devam edebileceğini gösteriyor. Merkez Bankası bundan sonraki süreçte 50 baz puan indirim yerine 25 baz puan indirimlere küçük adımlarla devam edebilir
Bu hafta içeride ticaret açığı, imalat PMI ve yabancı turist girişi açıklanacak. Endekste Brexit ile beraber sert düşüş görüldü. Bu hafta düşüşün devam etmesi ile 73 bin 500 görülebilir. Yukarıda 78 bin seviyesinin geçilmedikçe yükselişler satış fırsatı olarak değerlendirilmeye devam edebilir.

EURUSD
Avrupa Birliği’nin geleceği tartışılıyor
Referandum sonrası AB ile ilişkilerin kesilmesi için ise iki yıllık bir zaman var. Norveç modelinde olduğu gibi Avrupa Ekonomik Bölgesi’nde kalıp ve AB piyasasına erişimini devam edecek yoksa ticari imtiyazları belirleyerek yeni anlaşma yoluna mı gidecek. Bu süreç uzun yıllar alabilir. Diğer bir seçenek ise Dünya Ticaret Örgütü kuralları ile hareket etmek ve karmaşık bir anlaşma sürecinden kurtulmak. Brexit sonrası İtalya, Hollanda ve Fransa’da aşırı sağcı ulusal cephenin AB’den çıkma istekleri artıyor. İskoçya ise Avrupa’da kalmak istiyor. Orada bir referandum kesin gibi. İskoçya’daki referandum 2014 yılından farklı olacak. İskoçya gibi Galler’de İngiltere’den ayrılmak isteyebilir. Bu gelişmeler sonrası Avrupa’nın siyasi yapısında problem olacak ve domino etkisi denilen AB’nin dağılma senaryosu gerçekleşme ihtimalleri her geçen gün biraz daha yükselecek.
İspanya seçimleri ortalığı kızıştırabilir
İspanya’da Pazar günü yapılan seçimlerde Halk partisi 135 vekil elde ederek birinci oldu. Oy potansiyeli merak edilen Podemos Unidos ilk sandıklarda ikinci büyük parti olarak öne çıksa da seçimi üçüncü tamamladı.İspanya demokrasi tarihinde Halk Partisi ve Sosyalist İşçi Partisi seçimlerde parlementoya giriyor, iktidar bu partiler arasında gidip geliyordu. Izquierda Unida ile birleşen Podemos, sol fraksiyonların yapamadığını yapmak istediği biliniyordu. Son zamanlarda AB karşıtı dilini hafifletse de bu oluşumun Euro bölgesi oluşumunu sorguladığı bir gerçek. Podemos, Fransa ve Almanya gibi güçlü ülkelerin İspanya ve Yunanistan üzerinde egemenlik kurmasına son derece karşı. İspanya’da yeniden koalisyon çalışmaları yapılacak. Siyasi belirsizliğin devam edeceğini söyleyebiliriz.
Paritede 1.1180’nin altında satış baskısı devam edebilir. 1.1030 ve 1.0900 önemli destekler. Altında 1.0820 görülebilir.