Milenyumun Kaplanları

 | 08.04.2021 11:13

1960-1990 yılları arasında çift haneli büyüme rakamlarıyla ve izledikleri devlet politikalarıyla adlarından bolca söz ettiren ‘’Asya Kaplanları’’ yahut bilinen diğer adlarıyla ‘’Küçük Ejderhaları’’ tanıyor musunuz? Tayvan, Singapur, Hong Kong ve Güney Kore ekonomileri, Güney Doğu Asya krizine kadar adeta rüzgâr estirmiş, 30 yıllık dönüşüm modelleriyle tüm gelişmekte olan ülkelere örnek olmuşlardı. Asya’nın dört kaplanının ortak özelliklerini incelediğimizde ihracat odaklı büyüme ve hızlı sanayileşme stratejileri hemen göze çarpacaktır. Kimileri Asya Kaplanları'nı üretim politikaları nedeniyle taklitçilikle suçlayıp ekonomilerindeki büyümenin sürdürülebilirliği konusunda alevli tartışmalar içinde yer alsa da bugünkü durumlarına bakıldığında Asya Kaplanları hedeflerine neredeyse ulaşmış görünüyor. 2021 yılının ilk çeyreği biterken Çin ve Japonya’nın şimdiye kadarki stratejileri incelendiğinde, izledikleri yolun benzerliği sebebiyle bu iki ekonomiye ‘’milenyumun kaplanları’’ demek pek de yanlış olmayacaktır.
 
Japonya Ekonomisi

Gelişmiş Asya Ekonomileri, özellikle 2020’nin ikinci çeyreğinde pandeminin de etkisiyle benzeri görülmemiş bir düşüşe tanık oldu. 2020 yılı bittiğinde Japonya, bir önceki yıla göre %4,9 oranında daralma yaşamakla birlikte 2020’nin son çeyreğinde %12,7 büyüyerek tarihinin en hızlı büyümesini de yaşadı. Böyle bir çerçevede 2021 yılının ilk aylarında, TÜFE’deki yıllık değişim oranları negatif, yatırımlar az, reel ekonomi üzerindeki baskı ise bir o kadar fazlaydı. Japonya ekonomisinin normalleşme süreciyle birlikte kendini toparlamasında otomobil ve bilgi teknolojileri alanındaki üretim ve yatırımları da etkili oldu. Otomobil endüstrisi ve BT faaliyetleri ihracatta toparlanmayı sağlarken, ihracattaki toparlanmayla birlikte üretim hattında da iyileşme gözlemlendi.

Japonya Merkez Bankasının izlediği para politikaları ve parasal genişleme önlemleri, reel sektör üzerindeki baskıları dağıttı. Japonya Merkez Bankası, 2021 yılı içerisinde faiz artırımına gitmeyi planlamadıklarının altını çizdi. 2021 yılının ilk çeyreği bu şekilde biterken yılın kalan kısmı için üretim faaliyeti, imalat sanayii ve ticaretin artan trend izlemesi beklenirken, yüz yüze hizmet sektörünün iyileşmesinin zaman alması bekleniyor. Bunun yanı sıra normalleşme sürecinin tamamlanmasından sonra çalışan getirilerinde bir miktar artış beklendiğinden dolayı özel tüketimin yükseleceği öngörülüyor. Fakat genel olarak istihdam ve gelirlerde beklenti aşağı yönlü. Sabit işletme yatırımlarının, özellikle makine yatırımlarının toparlanması bekleniyor.  Devlet tüketiminin 2021 yılında net bir şekilde artması bekleniyor. Enflasyon ve TÜFE ise, fiyatlar üzerindeki negatif baskının kademeli olarak azalmasıyla birlikte uzun vadede kendini toparlayacak.

Uygulamayı İndirin
Küresel finans piyasalarını takip etmek için her gün Investing.com uygulamasını kullanan milyonlarca kişiye sen de katıl!
Şimdi İndir

Tüm bunların yanı sıra Çin’in enerji politikaları hız kesmeden ilerlerken, Japonya’nın enerji dönüşümü hususunda Çin’in gerisinde kaldığı gözlemleniyor. 2021 yılının devamında Japonya’nın izleyeceği dönüşüm politikaları hem büyüme oranlarını hem de küresel konumunu etkileyebilir. 2021 yılı sonunda Japonya’da %2,7 oranında büyüme olacağı tahmin ediliyor.