Ons Altın'da Ana Trend Değişiyor mu?

 | 13.11.2020 14:24

Hafta başında, Pfizer ve Biontech’in birlikte geliştirdikleri aşının testlerinde 90 oranında başarı sağlandığına dair Pfizer CEO’sundan gelen açıklamalar; küresel risk alma iştahını olumlu yönde etkileyip, Ons Altın’ın da aralarında bulunduğu güvenli liman varlıklarından hızlı bir şekilde kaçışa neden olmuştu. Keza, ortaya çıkan ekonomik toparlanma umutlarının geleceğe dair enflasyon beklentilerini artırması ile de, ABD 10 yıllık tahvillerinin faizlerinde yaşanan yükselişin etkisiyle Ons Altın’da satışlar derinleşmiş ve 1850 seviyesi test edilmişti. Yaşanan bu gelişme sonrasındaki sert fiyatlamalar yatırımcıların aklında yeni soru işaretlerine neden oldu. Zira, bir süredir; ABD teşvik paketi beklentileri gibi risk alma iştahına olumlu etki yapan diğer unsurların etkisiyle, yeni güvenli liman alımı çekmekte zorlanan emtia; bir haberle hızla sarsılınca; “Ons Altın’da Ana Trend Değişiyor mu?” sorusunu da beraberinde getirdi. Şimdi olası senaryoları ve bu bağlamda oluşabilecek fiyatlamaları ele alalım.

1) Pfizer ve Moderna gibi kurumlardan gelecek olumlu aşı haberleri, yukarıda saydığımız sebeplerden ötürü güvenli liman fiyatlamalarını –geçici de olsa- bitirerek Ons Altın’da satış baskısını derinleştirebilir. Öte taraftan, bir veya birkaç aşının 3.faz insan testleri bitse bile, bu sefer de; onay ve üretim süreci için belirli bir zamana ihtiyaç olacak. Keza, onay alınsa dahi üretimin hasta sayısını karşılaması ve dağıtım süreçleri de düşünüldüğünde yine birkaç beklemek gerekecek. Doğal olarak Pandemi’nin pik arayışında olduğu ve zaman zaman rekorlar kırdığı içinde bulunduğumuz süreçte; birkaç ay bekleyecek olmak; bir süre sonra yatırımcıların risk alma iştahına olumsuz yansıyabilir ve yeniden güvenli limanlara talep gelebilir.
 
2) Keza, Avrupa’daki önemli ekonomiler başta olmak üzere bir çok ülkenin(ABD’de de; New York, Illinois/Chicago ve California gibi büyük eyaletlerde de başladı) yeniden karantinaya girdiği bir dönemde, sürecin doğal işleyiş içerisinde ilerlemesi dahi ekonomik aktivitelerin olumsuz etkilenmesinin önüne geçemeyecektir. Her ne kadar böyle bir durum talep açısından olumsuz gözükse de, hatırlayacak olursak; Mart ayında başlayan talep daralması ve margin call endişeleri(türev piyasalarda terste kalan yatırımcıların teminat tamamlama çağrısı alması ile ellerinde bulunan uzun vadeli portföylerden çıkmaları) kaynaklı sert düşüş sonrasında; gerek kapatan üretim hatları, gerekse ABD’deki fiziki talebin karşılanamaması ile Comex vadelilerine gelen taleple ortaya çıkan ralliler de düşünüldüğünde, bir süre sonra yeni bir yükseliş dalgası da görmek mümkün olabilir.
 
3) ABD seçim sonuçlarına dair henüz bazı belirsizlikler olsa da; Joe Biden’ın Başkanlık koltuğu ve Temsilciler Meclisi’nin çoğunluğunun da Demokratların elinde kalması kesin sayılır. ABD hükumetinin işleyişi açısından kritik öneme sahip Senato tarafında ise; 5 Ocak’ta yapılacak olan ikinci Georgia seçimleri sonrasında netlik olacak. Kötü senaryoda; Senato çoğunluğunun Cumhuriyetçilerin elinde kalması ve Demokratların seçim sonrasında çıkartmayı düşündüğü Yeni teşvik paketi konusunda Senato’da yine bir engelle karşılaşmaları(ki dün akşam itibariyle son gelen haberler bu yönde) halinde; Ons Altın gibi varlıklar da satış baskısı altına girebilir. Ancak, küresel risk alma iştahında yaşanacak daralma ile hisse senedi piyasasında yaşanacak sert satışlar; bir süre sonra güvenli liman arayışını da tetikleyecektir.
 
4) Yaklaşan (31 Aralık 2020) Brexit süreci ve ABD seçimleri sonucunda ne yönde ilerleyeceği belli olmayan Ticaret Savaşları gibi diğer küresel risk unsurları için de yukarıdaki maddelerde yer alan benzer fiyatlama davranışlarını sayabiliriz.
 
5) Diğer yandan, Pandemi’nin olanca hızıyla devam ettiği ve birçok risk unsurunun da halen korunduğu bir ortamda; aşı bulunması gibi pozitif haberlere karşın, FED başta olmak üzere majör merkez bankalarının keskin bir politika değişikliğine gitmeleri(böyle bir hata yapsalar bile piyasalarda görülebilecek kırılmalar da güvenli limanlara yarar) çok zor. Birkaç sene boyunca da düşük faiz ve genişlemeci politikaların devamının bekleniyor olması da düşünüldüğünde Ons Altın’ın saltanatı kolay kolay yıkılmayabilir.
 
Velhasıl, tüm bu gelişmeler ışığında –her ne kadar kesinlik içermese de- şunu rahatlıkla söyleyebiliriz; aşı bulunması gibi olumlu haber akışları ile güvenli limanlardan yaşanacak hızlı çıkışlar, riskler tam anlamıyla bitmedikçe bir süre sonra yeniden bu varlıklara dönüşü de beraberinde getirebilir. Özetle; kısa vadede yaşanabilecek geri çekilmelere karşın, uzun vadeli trendde yükseliş eğiliminin devamı söz konusu olabilir.

Uygulamayı İndirin
Küresel finans piyasalarını takip etmek için her gün Investing.com uygulamasını kullanan milyonlarca kişiye sen de katıl!
Şimdi İndir

Teknik olarak Değerli Metal’e baktığımızda ise, olası geri çekilmelerde 1849 seviyesinin kırılması halinde; ilk etapta 1780 bölgesi yeni hedef haline gelebilir. 1780’nin kırılması halinde ise 1685 seviyesine doğru geri çekilmelerin derinleşmesi söz konusu olabilir. Diğer yandan, yeniden güvenli limanlara talep gelmesi halinde emtiada yaşanacak yükselişlerde ise; 1932 ve 1972 direnç seviyeleri önemli olacak. Özellikle 1972 seviyesinin ilerleyen süreçte bir kez daha aşılması halinde alımlar ivme kazanabilir ve çok rahatlıkla yeni rekorların kırıldığını görebiliriz.