ABD Seçimleri ve Emtia: Kısa Vadede Volatilite, Uzun Vadede Yüksek Fiyatlar

 | 12.10.2020 16:24

Bu yazı Investing.com için özel olarak kaleme alınmıştır.
  • Enerji ilgi odağı halinde
  • Korona virüs en önemli konu
  • Riskten kaçışın geleceğe yönelik ironik etkisi geri döndü
  • Uzun vadeli emtia planlamasında küçülme
 
3 Kasım'da, Amerikalılar önümüzdeki dört yıl boyunca ABD'nin başında kimin olacağına karar vermek ve Meclis'teki temsilcilerini seçmek üzere sandığa gidecek; bazı eyaletlerde aynı zamanda Senato seçimleri de yapılacak. Seçimin sonucu, önümüzdeki yıllarda iç ve dış politikayı hangi partinin ajandasının şekillendireceğini de belirleyecek.
 
Piyasalar ekonomik ve siyasi koşulları yansıtır. ABD dünyanın lider ekonomisi olduğu için de, bu seçim küresel finans sistemi için ciddi öneme sahip.
 
Bu sistem içinde emtia en volatil varlık sınıfı olma eğilimindedir. Ham madde üretimi genellikle yerel bir konudur.
 
Diğer yandan mineraller, metaller, cevherler ve enerji, dünyanın toprağın bu emtiayı içerdiği bölümlerinden geliyor. Tarımsal ürünler ise, mahsulü besleyecek verimli toprakların ve suyun bulunduğu bölgelerde üretiliyor.
 
Tüketim ise her yerde. Emtia, dünya genelinde tüm insanların günlük yaşamını destekliyor. Yaklaşan seçimler, önümüzdeki yıllar için emtia fiyatlarını etkileyecek.
 
Böylece, ham madde fiyatlarında kayda değer bir boğa piyasası ihtimali de giderek yükseliyor. Merkez bankalarının teşvik dalgaları ve rekor seviyelerde devlet yardımları para arzını artırıyor. Para birimleri değer kaybederken, enflasyonist baskıların emtia fiyatlarını önümüzdeki yıllarda yukarı taşıması muhtemel.
 
Bu yüzden, ABD'deki Kasım seçimlerinin sonuçları 2021 başından itibaren küresel finans sisteminin izleyeceği yönü belirlemede önemli bir rol oynayacak.
h2 Enerji ilgi odağı halinde/h2
 
Amerika Birleşik Devletleri, şu an dünyanın lider ham petrol ve doğal gaz üreticisi konumunda. ABD'nin ham petrol üretimi Mart ayında günlük 13,1 milyon varillik rekor bir seviyeye ulaşmıştı. Bu miktar 2 Ekim itibariyle hala günlük 11 milyon varil civarındaydı. Marcellus ve Utica şistlerinde keşfedilen devasa doğal gaz yatakları, ABD'nin gaz rezervlerini artırdı. Aynı zamanda, toprağın altından petrol ve doğal gazı çıkarmak için kullanılan hidrolik kırma teknolojisindeki ilerleme ve Trump yönetiminde getirilen enerji-dostu düzenlemeler geleneksel fosil yakıtların üretiminde yükselişi destekledi.
 
Seçime bir aydan kısa bir süre kalmışken, Demokratlar anketleri büyük bir farkla önde götürüyor. Muhalefet partisi Temsilciler Meclisi'nde kontrolü elinde tutarken sadece Beyaz Saray'ı değil, Senato'da da bir çoğunluğu ele geçirebilir. Demokratların her alanda kontrolü ele almaları sonrasında muhtemelen enerji üretiminde yeni düzenlemeler gelecek ve çevreye daha düşük seviyede karbon izi bırakan alternatif enerji kanaklarına yönelimde artış yaşanacaktır.
 
Bu sürede, ABD'nin petrol ve doğal gaz üretiminde yaşanacak bir düşüş, enerji emtiasının kısa vadeli gereksinimlerinde dramatik bir düşüşe yol açmayacak. Ancak böyle bir gelişme piyasalar üzerindeki güç ve etkiyi uluslararası petrol karteli OPEC ve Rusya'ya verebilir.
 
Emtia dünyasında, ABD'nin enerji politikası ve bu politikanın dünyanın geri kalanında yarattığı etkide ciddi bir değişim yaşanabilir ki bu da dünya çapında ekonomik ve siyasi koşulları etkileyecektir. Mevcut yönetim sınırsız kazı ve üretimi savunduğu için, yapılacak bu seçim ABD'nin enerji üretiminin geleceği konusunda bir referandum olacak. 
h2 Korona virüs en önemli konu/h2
 
Ne olursa olsun, birçok seçmen için en önemli konu küresel COVID-19 salgını ve Trump yönetiminin salgına karşı aldığı önlemler. İkinci dalganın Avrupa ve ABD genelinde yayılmaya başlamasıyla birlikte bu konu yeniden listenin başına taşındı.
 
Başkan Trump ve First Lady de dahil olmak üzere yakın çevresindeki birçok isim korona virüse yakalandı. Eğer Amerika Birleşik Devletleri Başkanı virüse yakalanabiliyorsa, herkes risk altında demektir. 9 Ekim itibariyle 210 binin üzerinde ölüm ve 7,4 milyonun üzerinde vaka kaydedilen ABD'de salgın seçmenlerin en büyük endişesi konumunda.
 
Korona virüsün emtia piyasalarında çok sayıda bozulmalara yol açtığını da hatırlayalım. Üretim ve işleme tesislerindeki kapatmalar ve yavaşlamalar üreticiler için düşük fiyatlara, tüketiciler için ise birçok ürünü bulamamaya ya da yüksek fiyatlara neden oldu.