Küresel piyasalarda, Amerikan Merkez Bankası FED Nisan ayı toplantı tutanakları ardından yaz ayları sıcak geçeceğe benziyor. Amerika tarafında politika yapıcılar büyümede yavaşlamanın geçici olduğunu ve güçlü istihdam piyasası ve ücretlerde artış ile orta vadeli enflasyon hedefinin yakalanacağını düşünüyor. Ayrıca FED piyasaların kendisinde ayrışmasında rahatsız, tutanakların ardından piyasalarda Haziran ayı faiz artırım beklentisi %32’lere yükseldi ve artık piyasalar FED ile yaklaştı. Haziran ayı ekonomik verilerde iyileşmenin devam ettiğini teyit etmek açısından yeterli olmayabilir. Ancak bazılarına göre Kasım ayı Amerikan seçimlerinden önce Amerikan Merkez Bankası faiz artırımına gitmekte istekli ve Temmuz daha yüksek ihtimal. FED’in güçlü silahı istihdamda iyileşmenin devamı önemli bu anlamda Mayıs ayı tarım dışı istihdam verileri ve 07 Haziran Yellen konuşması piyasaların takibinde olacak. Öte yanda son dönem anketlerde olasılık zayıflamakla beraber 23 Haziran Brexit oylaması Haziran ayı faiz artırım kararının önünde engel olabilir. Önümüzdeki haftalarda piyasalarda risk iştahı açısından Dolar (DXY) Endeksi’ni takip etmek gerekiyor. Doların 01 Şubat-03 Mayıs düşüşünde yüzde 50 Fibonacci direnci 95,80’in geçilmesi ile yükseliş 96,70’li seviyelere kadar devam edebilir.
Muhtemelen iyi ekonomik veriler ve FED yaz aylarında faiz artırabilir ihtimalinin fiyatlandığı bu senaryo gelişen ülke para birimlerinin değer kaybetmesi anlamına geliyor. Ülke bazında farklılaşmalar olabilir ancak Türkiye özelinde Merkez Bankası sadeleştirme politikası çerçevesinde üst bantta faiz indirim kararı ve yeni kabine listesi ile bugün önemli bir hareketlilik yaşanıyor. 65. Hükümetin yeni kabine listesi ve özellikle Sn. Mehmet Şimşek’in Başbakan Yardımcısı olarak görevini koruması Türk Lirası cinsi varlıklarına talep yarattı. Ak Parti’nin iktidar sürecinde yapısal reformlar konusundaki istikrarlı tutumu ile piyasalarda kabul gören Mehmet Şimşek’in ekonomi yönetimi içerisinde olması Türkiye’ye yatırım yapan yabancı yatırımcılara da güven veriyor. Yeni kabinenin piyasa etkileri olumluydu, güne başlarken kritik 3,00 seviyesinin üzerinde işlem gören Dolar/TL açıklamanın ardından 2,9740’lara geriledi. Hükümet programının bugün Meclis’te okunacak ve güvenoyu süreci başlatılacak, Türkiye yeni hükümet ile politik belirsizliği aştı şimdi gözler 65. Hükümet’in üretime dayalı ekonomik büyümeyi desteklemek adına atacağı adımlara çevrildi. Bu anlamda Mayıs ayı Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Toplantısı’ndan (TCMB) çıkacak karar önemliydi. TCMB piyasa beklentilerine paralel Mart ayında başlayan sadeleştirme politikası çerçevesinde koridorun üst bandında 50 baz puan faiz indirimine gitti. Politika faizi %7,50 seviyesinde korunurken, faiz koridoru alt bandı %7,25 olarak değişmedi. Merkez Bankası küresel piyasalarda dalgalanmanın bir miktar arttığına ancak iç talepte artış, cari dengede iyileşme ile ılımlı ve istikrarlı büyümenin devam ettiğine dikkat çekiyor.
Banka çekirdek enflasyonda iyileşmenin sınırlı olmasının sonucu olarak sıkı duruşun korunması gerektiğini ve bu doğrultuda Para Piyasası Kurulu’nun üst bantta 50 baz puanlık faiz indirimi ile ölçülü bir adım attığını ifade ediyor. TCMB’nin marjinal fonlama oranlarında 50 baz puan faiz indirim kararı sonrasında Dolar/TL paritesi 2,9650 seviyesine kadar geriledi. Paritede düşüşün devam etmesi için özellikle faiz indirim kararı ardından tahvil bono piyasasında oranların seyri önemli, faiz indirim kararı piyasa fiyatlamalarına ne kadar yansıyacak ve reel ekonomiye ne ölçüde destek verecek takip ediyor olacağız. TCMB’nin faiz kararının tahvil bono piyasasında destek görmesi halinde Türk Lirası değer kazanmaya devam edebilir. Aksi takdirde, Amerikan Merkez Bankası FED faiz artırım ihtimali ve küresel piyasalarda güçlenen Dolar ile parite 3,00 seviyesinin üzerine yerleşebilir.